Hollanda'da doğum yapmak: Gelenekler ve yeni alışkanlıklar arasındaki denge hakkında 5 kadın
Hollanda'da doğum yapmak, büyüdüğün alışkanlıklardan uzak bir yerde nasıl bir duygu? Hanan, Leticia, Koyonga ve Ashura, gazeteci Esther Muwombi ile deneyimlerini paylaşıyor. Esther de kendi arayışını yaşadı: "Uganda'daki gibi samimi bir doğum istiyordum ama aynı zamanda Hollanda'daki iyi bakımdan da faydalanmak istiyordum."
Hollanda'daki lohusa bakımı anne adayı Hanan'a biraz güven verdi
Hanan, ilk çocuğunu yakında Hollanda'da bekliyor ve bana ailesinin orada olmaması nedeniyle endişelendiğini söylüyor. "Suriye'de ailenin yaşlı kadınları, doğumdan sonra bitkisel banyo yaptırıyor. Dua ediyor, çorba, sebze ve kuzu eti yiyorlar" diyor. "Bazen şarkı söyleyip dans bile ediliyor."
Hanan endişe duysa da, doğum sonrası bakım hizmetlerinden umut buluyor. Doğum sonrası bakım, yeni doğan bir bebeğin ebeveynlerine evde yardım sunan bir hizmettir. Hanan için bu yeni bir deneyim, ancak bu fikir onu rahatlatıyor. Bu hizmetin, ailesinin yokluğunu biraz olsun telafi edebileceğini umuyor.
İki çocuk annesi Ugandalı Leticia, Hollanda'ya taşındığında kültürünü de yanında getirmeye çalıştığını anlatıyor. Uganda’dan kyogero bitkilerini Hollanda’ya getirdiğini söylüyor. Bu bitkiler, bebek banyolarında nesiller boyunca kullanılmıştır. "Sanki Uganda’dan bir parça buraya getirmişim gibi hissettim," diyor. Bu ritüel, mesafeye rağmen kökleriyle bağlantı kurmasına yardımcı olmuş.
Ugandalı bekar bir anne olan Kayongo Ashurah, bana kendi deneyimlerini anlatıyor: "Bizde bir bebek olduğunda herkes yardıma gelir: aile, komşular, arkadaşlar. Asla yalnız kalmazsınız. Ama burada Hollanda’da herkesin bir meşguliyeti var. Bu bazen yalnız hissettiriyor."
Yine de Ashurah, Hollanda'da anne olmanın avantajlarını da görüyor. Çocuk bakımından memnun olduğunu ve bu sayede ebeveynlerin çalışmaya veya eğitimine devam edebildiğini söylüyor. Ancak bazı şeylere alışmanın zaman aldığını ekliyor: "Doğumdan sonra bana ekmek verdiler, oysa bizim orada doyurucu yemekler yerdik. Çok acıkmıştım," diyerek gülüyor.
Annelik her yerde aynıdır
Kendi çocuğum Hollanda’da doğduğunda, bu kadınlar gibi benim de karmaşık duygularım vardı. Gelenekler ve yeni alışkanlıklar arasında bir denge arayışı içindeydim. Annemin Uganda’da yaşadığı sıcak ve samimi bir deneyimi umut ederek evde doğum yapmayı tercih ettim. Aynı zamanda Hollanda’da evde doğum yaparken bile iyi ve güvenli sağlık hizmetlerinden faydalanabileceğimi biliyordum.
Ancak, son dakika sorunları nedeniyle hastaneye gitmek zorunda kaldım ve evde doğum yapamadım. Yine de doğuma olumlu bir şekilde bakıyorum. Bebeğimi kollarıma aldığımda, anneliğin her yerde aynı olduğunu fark ettim: güç, sevgi ve değişim dolu bir yolculuk.
Bu hikâye, RFG Media’dan Esther Muwombi tarafından RefugeeHelp ile iş birliği içinde yazılmıştır.