Mehran: "İnancım kalbimdedir, bunu IND'ye nasıl kanıtlayabilirim?"
İranlı Mehran, Hollanda'da 10 yıl geçirdikten sonra burada bir hayat kurdu. Tam zamanlı çalışıyor, Hollanda ehliyeti var, çocukları burada doğdular ve okula gidiyorlar. Ayrıca özgürce gösteri de yapabiliyor. "İhtiyacım olan tek şey oturum izni ve ailem için bir ev."
2015 yılında Mehran ve eşi Hollanda'ya iltica başvurusunda bulunmak üzere Schiphol'a geldi. 21 günü kapalı iltica barınma yerinde geçirdiler. Dışarı çıkmalarına izin verilmedi. Mehran, "Depresyona girdim ve daha iyi bir hayata dair tüm umudumu kaybetmiştim" diyor. "Ama şu an 10 yıldır buradayım ve Tanrı'ın yardımıyla 7 aydır kendi işim var. Hatta çalışanlar bile işe almak istiyorum. Bir hayat kurmak kolay değildi ama ben şanslıydım."
“Ne yapmalıyım? diye Tanrıya dua ettim”
Mehran Hollanda'da bir şeyler yapıp yeniden bağımsız olmak istiyor. “Bu nedenle ehliyetimi almak istedim” diyor. Gülerek ekliyor: "Ayrıca Hollanda'nın hava durumu yüzünden." Ancak, oturum izni olmadığı için belediye ona direksiyon dersi için borç vermek istemedi. Vazgeçmemeye kararlı olarak kendisi de teori dersleri almaya başladı. Mehran, "Bunun için Hollandaca da öğrenmem gerekiyordu" diye açıklıyor. "Dili YouTube aracılığıyla öğrendim ve her gün pratik yaptım." Uzun bir çalışmanın ardından teori sınavına girdi ve geçti. Sonunda olumlu bir şey.
Ancak, oturum izni olmadığı için direksiyon dersi için borç almasına hâlâ izin verilmedi. Tıpkı yıllar önce gözaltındayken olduğu gibi yine depresif şikâyetleri oluştu. “Ne yapmalıyım? diye Tanrıya dua ettim.” Rastgele ikinci bir başvuru için belediyeye döndü. Bu sefer başka bir çalışan ona yardım etti ve ona kredi verildi. Sonunda direksiyon derslerine başlayabildi.
"Birkaç işten sonra kendi şirketimi kurmak istedim"
"Ehliyetimi aldıktan sonra Hollanda'daki hayatım gerçekten başladı. Bunu bir şeyler yapmak için bir işaret olarak gördüm. Bu nedenle hemen bir iş bulma kurumu aracılığıyla iş aramaya başladım." Mehran, Leiden bölgesinde kurye olarak yemek dağıtımı yaptı. "Bunu birkaç ay yaptım ama bunda bir gelecek göremedim. Sonrasında birkaç ay bir garajda araba temizleyicisi olarak çalıştım."
Mehran, Zoetermeer'de kurye olarak iş buldu ancak, bunun için bağımsız bir girişimci olarak kayıtlı olması gerekti. "Böylece kendi işimi kurmak için
"İran'da yaşananlar beni etkiliyor"
Werken is niet de enige manier waarop Mehran een nieuw leven opbouwt in Nederland. Hij maakt gebruik van zijn democratische rechten en demonstreert samen met zijn gezin tegen het Iraanse regime. "Ik moet wel. Wat er in Iran gebeurt, raakt me. Ik ben geschokt door het harde optreden van het strenge islamitische regime tegen demonstranten."
Şiddet Mehran'ı daha da çok etkiliyor çünkü bunu kendisi de yaşamış. "İran'daki herkes gibi ben de Şii bir Müslüman olarak büyüdüm. Ama sonuçta o katı İslami Tanrı'ya inanmadım." Yabancılar ona Farsça bir İncil verdi. "İncil'i okuduktan sonra Hıristiyanlığa olan merakım daha da arttı ve kendimi Hıristiyanlığa bağlı hissettim ve kendimi bir yeraltı kilisesine katıldım. Kendimi Hıristiyanlığa bağlı hissettim ve din değiştirdim."
Bir gün İran polisi zorla evdeki kiliseye baskın yaptı. Mehran diğerleriyle birlikte tutuklandı. Bir hafta hapis yattıktan sonra duruşmasını özgürce beklemesine izin verildi. Ancak, dinden dönme suçundan hüküm giymesi halinde ölüm cezası ile cezalandırılacağını biliyordu. Bu nedenle kaçmaya karar verdi.
"İhtiyacım olan tek şey oturum izni ve ailem için bir ev"
Mehran Hollanda'da kendine bir hayat kurdu ancak, henüz oturma izni yoktu. "Eksik olan tek şeyim budur. Birkaç iltica başvurusuna rağmen,
Lahey'deki gösterilerin fotoğraflarını içeren, kendisini karısı ve çocuklarıyla birlikte gösteren gazete kupürlerini gösteridi. Mehran'ın ayrıca yerel gazetelerde din değiştirmesinden bahsettiği kısa röportajları da var. Her şeyi özenle sakladı. "IND için kanıt olarak. Çünkü kanıt istiyorlar, tercihen belgeler."
Ancak, oturma izni alma konusunda Mehran'ın hâlâ büyük umutları var: "Yeni bir başvuruda bulundum. Belki Tanrı bunun işe yarayacağına güvenmemi istiyor."